
- Katılım
- 14 Mar 2024
- Mesajlar
- 2,216
- Tepkime puanı
- 115
- Puanları
- 63
- Konum
- Fizan
- İlişki Durumunuz
- Evli
- Burcunuz
- Balık
- Takım
- Fenerbahçe
- Konu Yazar
- #71
son çare veri hızı (Alm. , Fra. vitesse reduite, İng. fallback data rate) Modemlerde, hattın kabul edileyemeyecek düzeyde kötüleşmesi üzerine seçilen daha veri iletim hızlarından biri.
son çare yordamı (Alm. , Fra. méthode de reprise, İng. fallback procedure) Bir sistemde arıza ya da kusur bulunduğunda başvurulan otomatik ya da elcil işlemler.
son denetim öğesi (Alm. Stellglied, Fra. élément de contrôle final, İng. final controlling element) Denetlenen değişkeni doğrudan değiştiren ve ileri yolda bulunan öğe.
son giren ilk çıkar kuyruğu (Alm. , Fra. liste refoulée, İng. push-down queue, last in first out queue) Kuyruğa katılan son öğenin hizmet sırasında birinci olduğu kuyruk.
son giren ilk çıkar yığıtı (Alm. , Fra. pile refoulée, İng. push-down stack) Belleğin bir bölgesini bilgisayarda işlenenlerin son giren ilk çıkar disiplinine göre düzenleyen yordam.
sona eklemek (Alm. , Fra. ajouter à la fin, İng. append) Ek olarak son kısma ilave etmek.
sonda (Alm. , Fra. sonde, İng. probe) Alanı bozmadan bir dalga kılavuzu ya da kovuğundan elektromanyetik enerji alabilen aygıt.
sondeyiş (Alm. Epilog, Fra. épilogue, İng. epilogue) Bir tiyatro, müzik ya da yazınsal eserin kapanış kısmı.
sonişlemci (Alm. Nachprozessor, Fra. postprocesseur, İng. postprocessor) Son hesaplama ya da düzenlemeleri yapan bilgisayar programı; artişlemci .
sonlandırıcı (Alm. , Fra. caractère d'arrêt, module de cloture, İng. terminator) Bir yerel alan ağı kablosunun her iki ucuna konan ve hatalara yolaçan yansımaları önlemeyi amaçlayan direnç.
sonlandırılmış (Alm. , Fra. fermé sur, İng. terminated in) Örneğin bir iletim hattının karakteristik çelisi ile sonlandırılmış olması.
sonlandırılmış hat (Alm. , Fra. , İng. terminated line) Ucuna, hattın karakteristik çelisine (impedance) eşit bir direnç taşıyan ve yansımaları, duran dalgaları önlemeyi amaçlayan bir aygıtın bağlanmış olduğu hat.
sonlandırma (Alm. , Fra. fin, suspension, İng. termination) 1) Sınanmakta olan bir devrenin ucuna bağlanmış çeli (impedance), 2) Bir anahtarlama ağında bir gövdeyolun (trunk) ya da hattın bağlantılanabildiği nokta, 3) Bir kablonun ucuna bir bağlacın (connector) konulması, 4) Bir aygıtın devresinin ucuna bağlanmış herhangi bir öğe.
sonlu evren (Alm. endliche Grundgesamtheit, İng. finite population) Sonlu sayıda öğe içeren evren.
sonlu farklar sorunu (Alm. Problem der endlichen Differenzen, Fra. problème des différences finies, İng. problem of finite differences) Bir işlevin yalnız bir noktalar kümesinde değerleri bilindiğinde sözkonusu işlevin bir türev ya da tümlevinin aradeğerleme yöntemiyle bulunması.
sonlu küme (Alm. endliche Menge, Fra. ensemble fini, İng. finite set) Sonlu sayıda öğe içeren küme.
sonlu makina (Alm. endlicher Automat, Fra. automate fini, İng. finite machine) Bir dış uyarıya karşı yanıtı, bu uyarıya ve makinanın kendi iç durumuna bağlı matematiksel varlık. Makinanın bulunabileceği sonlu sayıda durum sözkonusudur; sonlu durumlu makina.
sonlu otomat (Alm. , Fra. automate fini, İng. state machine) Bilgisayarda olduğu gibi bütün değerlerin ayrık olduğu sistem modeli.
sonlu oyun (Alm. endlisches Spiel, Fra. jeu fini, İng. finite game) Her oyuncunun seçeneklerinin sonlu sayıda olduğu oyun.
sonradan ekleme (Alm. , Fra. enregistrement, écriture, İng. posting) Var olan bir tutanağa veri ya da bilgi ekleme yöntemi.
sonsal dağılım (Alm. , Fra. fonction de répartition à posteriori, İng. a posteriori distribution) Bir parametre / durum kestirim probleminde parametrelerin / durumların ölçüm ve gözlemlerden sonra elde edilen olasılık yoğunluk işlevi.
sonsuz dizi (Alm. Unendliche Reihe, Fra. série infinie, İng. infinite series) Sonsuz bir ardışının kısmi toplamlarından oluşan dizi.
sonsuz küçük (Alm. infinitesimal, Fra. infinitésimal, İng. infinitesimal) Limiti sıfır olan değişken.
sonsuz öncelikli düzence (Alm. Vorkaufsprioritätsdisziplin, Fra. discipline de priorité qui évince l'utilisateur, İng. preemptive priority discipline) En üstün öncelikli bir müşteri vardığında, bu müşterinin hizmet sunulmakta olan başka bir müşterinin bile önüne geçtiği ve ancak öncelikli müşterinin ayrılışından sonra hizmet sunulan müşteriye dönülen kuyruk düzencesi.
sonsuz sıra (Alm. unendliche Folge, Fra. séquence infinie) (ing. infinite sequence) Öğeleri belirli bir sırayı izleyen sonsuz sayıda matematiksel nesneler kümesi; sonsuz ardışı.
sontakı (Alm. Suffix, Fra. suffix, İng. suffix) 1) Bir teleiletişim numaralama sisteminde sona eklenen numara kesimi; 2) Bir damga dizgisinde sona eklenen kesim; sonek.
sonu (Alm. Ende, Fra. fin du, İng. end of; end of transmission, end of text, end of file, end of job) Örn. iletimin sonu, metin sonu, bant sonu, kütük sonu, iş sonu.
sonu damgası (Alm. - Endezeichen, Fra. symbole fin de, İng. end-of- character) Bir veri ortamının fiziksel sonunu, bir veri ortamının kullanılmış bölümünün sonunu ya da bir veri ortamı üzerinde yazılı verinin istenen bölümünün sonunu belirtmek üzere kullanılan güdüm damgası; örneğin blok sonunu, kütük sonu, iş sonu,... damgası.
sonuşur doğrusu (Alm. Asymptote, Fra. asymptote, İng. asymptote) Bir eğriye sonsuzda teğet olan doğru; asemptot doğrusu.
sonuşur kararlılık (Alm. asymptotische Stabilität, Fra. stabilité asymptotique, İng. asymptotic stability) Denge durumuna yeterince yakın olan başlangıç durumlarından başlayıp zaman sonsuza gittiğinde çözümün denge durumuna yakınsadığı kararlılık türü; asemtotik kararlılık.
sonuşurda dağılım (Alm. asymptotische Verteilung, Fra. distribution asymptotique, İng. asymptotic distribution ) Bir parametreye bağlı olan sıklık ya da olasılık dağılımının, bu parametre sonsuza yaklaştığında elde edilen biçimi.
sonuşurda etkinlik (Alm. asymptotische Effizienz, Fra. efficacité asymptotique, İng. asymptotic efficiency) Örneklem büyüklüğü sonsuza yaklaştığında bir kestiricinin etkinliği.
sonuşurda Gaussluk (Alm. asymptotische Normalität, Fra. normalité asymptotique, İng. asymptotic normality) Bir n parametresine bağlı herhangi bir dağılımın, n parametresi sonsuza yaklaştığında Gauss dağılımına yaklaşması.
sonuşurda genel kararlılık (Alm. allgemeine asymptotische Stabilität, Fra. stabilité asymptotique au sense large, İng. asymptotic stability in the large) Uzaydaki tüm başlangıç koşullarının sonuşurda denge durumuna yakınsadığı denge türü.
sonuşurda standart hata (Alm. asymptotische Standartabweichung, Fra. écart type asymptotique, İng. asymptotic standard error) Örneklem büyüklüğü sonsuza yaklaştığında bir istatistiğin standart hatası.
sonuşurda yansız kestirici (Alm. asymptotisch erwartungstreue Schätzfunktion, İng. asymptotically unbiased estimator) Büyüklüğü sonsuza yaklaşan örneklemler için yansız olan kestirici.
son çare yordamı (Alm. , Fra. méthode de reprise, İng. fallback procedure) Bir sistemde arıza ya da kusur bulunduğunda başvurulan otomatik ya da elcil işlemler.
son denetim öğesi (Alm. Stellglied, Fra. élément de contrôle final, İng. final controlling element) Denetlenen değişkeni doğrudan değiştiren ve ileri yolda bulunan öğe.
son giren ilk çıkar kuyruğu (Alm. , Fra. liste refoulée, İng. push-down queue, last in first out queue) Kuyruğa katılan son öğenin hizmet sırasında birinci olduğu kuyruk.
son giren ilk çıkar yığıtı (Alm. , Fra. pile refoulée, İng. push-down stack) Belleğin bir bölgesini bilgisayarda işlenenlerin son giren ilk çıkar disiplinine göre düzenleyen yordam.
sona eklemek (Alm. , Fra. ajouter à la fin, İng. append) Ek olarak son kısma ilave etmek.
sonda (Alm. , Fra. sonde, İng. probe) Alanı bozmadan bir dalga kılavuzu ya da kovuğundan elektromanyetik enerji alabilen aygıt.
sondeyiş (Alm. Epilog, Fra. épilogue, İng. epilogue) Bir tiyatro, müzik ya da yazınsal eserin kapanış kısmı.
sonişlemci (Alm. Nachprozessor, Fra. postprocesseur, İng. postprocessor) Son hesaplama ya da düzenlemeleri yapan bilgisayar programı; artişlemci .
sonlandırıcı (Alm. , Fra. caractère d'arrêt, module de cloture, İng. terminator) Bir yerel alan ağı kablosunun her iki ucuna konan ve hatalara yolaçan yansımaları önlemeyi amaçlayan direnç.
sonlandırılmış (Alm. , Fra. fermé sur, İng. terminated in) Örneğin bir iletim hattının karakteristik çelisi ile sonlandırılmış olması.
sonlandırılmış hat (Alm. , Fra. , İng. terminated line) Ucuna, hattın karakteristik çelisine (impedance) eşit bir direnç taşıyan ve yansımaları, duran dalgaları önlemeyi amaçlayan bir aygıtın bağlanmış olduğu hat.
sonlandırma (Alm. , Fra. fin, suspension, İng. termination) 1) Sınanmakta olan bir devrenin ucuna bağlanmış çeli (impedance), 2) Bir anahtarlama ağında bir gövdeyolun (trunk) ya da hattın bağlantılanabildiği nokta, 3) Bir kablonun ucuna bir bağlacın (connector) konulması, 4) Bir aygıtın devresinin ucuna bağlanmış herhangi bir öğe.
sonlu evren (Alm. endliche Grundgesamtheit, İng. finite population) Sonlu sayıda öğe içeren evren.
sonlu farklar sorunu (Alm. Problem der endlichen Differenzen, Fra. problème des différences finies, İng. problem of finite differences) Bir işlevin yalnız bir noktalar kümesinde değerleri bilindiğinde sözkonusu işlevin bir türev ya da tümlevinin aradeğerleme yöntemiyle bulunması.
sonlu küme (Alm. endliche Menge, Fra. ensemble fini, İng. finite set) Sonlu sayıda öğe içeren küme.
sonlu makina (Alm. endlicher Automat, Fra. automate fini, İng. finite machine) Bir dış uyarıya karşı yanıtı, bu uyarıya ve makinanın kendi iç durumuna bağlı matematiksel varlık. Makinanın bulunabileceği sonlu sayıda durum sözkonusudur; sonlu durumlu makina.
sonlu otomat (Alm. , Fra. automate fini, İng. state machine) Bilgisayarda olduğu gibi bütün değerlerin ayrık olduğu sistem modeli.
sonlu oyun (Alm. endlisches Spiel, Fra. jeu fini, İng. finite game) Her oyuncunun seçeneklerinin sonlu sayıda olduğu oyun.
sonradan ekleme (Alm. , Fra. enregistrement, écriture, İng. posting) Var olan bir tutanağa veri ya da bilgi ekleme yöntemi.
sonsal dağılım (Alm. , Fra. fonction de répartition à posteriori, İng. a posteriori distribution) Bir parametre / durum kestirim probleminde parametrelerin / durumların ölçüm ve gözlemlerden sonra elde edilen olasılık yoğunluk işlevi.
sonsuz dizi (Alm. Unendliche Reihe, Fra. série infinie, İng. infinite series) Sonsuz bir ardışının kısmi toplamlarından oluşan dizi.
sonsuz küçük (Alm. infinitesimal, Fra. infinitésimal, İng. infinitesimal) Limiti sıfır olan değişken.
sonsuz öncelikli düzence (Alm. Vorkaufsprioritätsdisziplin, Fra. discipline de priorité qui évince l'utilisateur, İng. preemptive priority discipline) En üstün öncelikli bir müşteri vardığında, bu müşterinin hizmet sunulmakta olan başka bir müşterinin bile önüne geçtiği ve ancak öncelikli müşterinin ayrılışından sonra hizmet sunulan müşteriye dönülen kuyruk düzencesi.
sonsuz sıra (Alm. unendliche Folge, Fra. séquence infinie) (ing. infinite sequence) Öğeleri belirli bir sırayı izleyen sonsuz sayıda matematiksel nesneler kümesi; sonsuz ardışı.
sontakı (Alm. Suffix, Fra. suffix, İng. suffix) 1) Bir teleiletişim numaralama sisteminde sona eklenen numara kesimi; 2) Bir damga dizgisinde sona eklenen kesim; sonek.
sonu (Alm. Ende, Fra. fin du, İng. end of; end of transmission, end of text, end of file, end of job) Örn. iletimin sonu, metin sonu, bant sonu, kütük sonu, iş sonu.
sonu damgası (Alm. - Endezeichen, Fra. symbole fin de, İng. end-of- character) Bir veri ortamının fiziksel sonunu, bir veri ortamının kullanılmış bölümünün sonunu ya da bir veri ortamı üzerinde yazılı verinin istenen bölümünün sonunu belirtmek üzere kullanılan güdüm damgası; örneğin blok sonunu, kütük sonu, iş sonu,... damgası.
sonuşur doğrusu (Alm. Asymptote, Fra. asymptote, İng. asymptote) Bir eğriye sonsuzda teğet olan doğru; asemptot doğrusu.
sonuşur kararlılık (Alm. asymptotische Stabilität, Fra. stabilité asymptotique, İng. asymptotic stability) Denge durumuna yeterince yakın olan başlangıç durumlarından başlayıp zaman sonsuza gittiğinde çözümün denge durumuna yakınsadığı kararlılık türü; asemtotik kararlılık.
sonuşurda dağılım (Alm. asymptotische Verteilung, Fra. distribution asymptotique, İng. asymptotic distribution ) Bir parametreye bağlı olan sıklık ya da olasılık dağılımının, bu parametre sonsuza yaklaştığında elde edilen biçimi.
sonuşurda etkinlik (Alm. asymptotische Effizienz, Fra. efficacité asymptotique, İng. asymptotic efficiency) Örneklem büyüklüğü sonsuza yaklaştığında bir kestiricinin etkinliği.
sonuşurda Gaussluk (Alm. asymptotische Normalität, Fra. normalité asymptotique, İng. asymptotic normality) Bir n parametresine bağlı herhangi bir dağılımın, n parametresi sonsuza yaklaştığında Gauss dağılımına yaklaşması.
sonuşurda genel kararlılık (Alm. allgemeine asymptotische Stabilität, Fra. stabilité asymptotique au sense large, İng. asymptotic stability in the large) Uzaydaki tüm başlangıç koşullarının sonuşurda denge durumuna yakınsadığı denge türü.
sonuşurda standart hata (Alm. asymptotische Standartabweichung, Fra. écart type asymptotique, İng. asymptotic standard error) Örneklem büyüklüğü sonsuza yaklaştığında bir istatistiğin standart hatası.
sonuşurda yansız kestirici (Alm. asymptotisch erwartungstreue Schätzfunktion, İng. asymptotically unbiased estimator) Büyüklüğü sonsuza yaklaşan örneklemler için yansız olan kestirici.