
- Katılım
- 14 Mar 2024
- Mesajlar
- 2,216
- Tepkime puanı
- 115
- Puanları
- 63
- Konum
- Fizan
- İlişki Durumunuz
- Evli
- Burcunuz
- Balık
- Takım
- Fenerbahçe
- Konu Yazar
- #41
makinayla işleme (Alm. , Fra. traitment par ordinateur, İng. machine processing) Bilgisayarla işleme.
makro (Alm. makro, Fra. macro, İng. macro; macrodefinition, macroinstruction, macroassembler) Örn. makrotanım, makrokomut, makroçevirici.
makro kütüphanesi (Alm. , Fra. bibliothèque de macro-instructions, İng. macro library) Makro üreteçleri tarafından kullanılabilecek makro derlemi.
makro üreteci (Alm. , Fra. programme macrogénérateur, İng. macrogenerator) Çoğunlukla bir derleyici ya da çeviricinin parçası olup makrokomutları dönüştüren altprogram.
makrokod (Alm. , Fra. macroinstruction, İng. macrocode) Bilgisayar komut öbeklerini tek bir kod sözcüğüne dönüştüren kodlama sistemi.
makrokomut (Alm. Makrobefehl, Fra. macro-instruction, İng. macroinstruction) Kaynak dilinde bir deyim olup aynı dildeki belirli bir komut dizisiyle değiştirilen komut.
makroöğe (Alm. , Fra. , İng. macroelement) Tek bir birim gibi işlem gören ve tek bir veri kimliği olan sıralı ya da özel bir veri grubu.
mandal (Alm. Fang, Fra. tampon, İng. latch, latching; e.g., latching circuit) Sayısal bir veriyi, değeri üzerinde herhangi bir işlem yapmadan geçici olarak saklamakta kullanılan devre, örn. mandal devre.
manevra (mekanik anahtar) (Alm. Betätgen, Fra. manoeuvre, İng. operation) Hareket eden kontağın bir konumdan bunun yanındaki konuma geçmesi.
manevra çevrimi (mekanik anahtar) (Alm. Schaltspiel, Fra. cycle de manoeuvres, İng. operating cycle) Bir mekanik anahtarın bir konumdan diğer konuma geçen ve varsa diğer bütün konumlardan geçerek yeniden ilk konuma dönen manevralar dizisi.
manevra sırası (Alm. Schaltfolge, Fra. séquence de manoeuvres, İng. operating sequence) Belli zaman aralıkları ile öngörülmüş olan manevra dizisi.
mantık çizeneği (Alm. Logikdiagramm, Fra. diagramme logique, logigramme, İng. logic diagram) Mantık öğelerini ve arabağlantılarını gösterir çizenek.
mantık işleci (Alm. Boolescher Operator, Fra. opérateur logique, İng. logical operator, Boolean operator ) Boole işleci, mantıksal işleç.
mantık işlemi (Alm. , Fra. opération logique, İng. logic operation) Boole mantığının kurallarına uyan işlem.
mantıksal (Alm. logisch, Fra. logique, İng. logical; e.g., logical connector, logical expression, logical language, logical product, logical design) Örn. mantıksal bağlaç, mantıksal deyim, mantıksal dil, mantıksal çarpım, mantıksal tasarım.
mantıksal bağlantı (Alm. , Fra. connexion logique, İng. logical connection) Bir paket ağına fiziksel bağlantı kurulduktan sonra ağdaki bir başka aygıtla iletişim kurmak üzere yapılan çağrı.
mantıksal dizge (Alm. logisches System, Fra. système logique, İng. logic system) Çıkış durumlarının giriş durumlarının bir işlevi olup, girdi ve çıktıların öğe sayısı sonlu olan bir kümeden değerler alabildiği dizge.
mantıksal fark (Alm. , Fra. différence logique, İng. logical difference) İki A ve B kümesi verildiğinde, A'nın B'den farklı, A'da olup da B'de olmayan öğelerin kümesi.
mantıksal karşılaştırma (Alm. , Fra. comparaison logique, İng. logical comparison) İki bit dizgisinin aynı olup olmadıklarını sınamak üzere karşılaştırılması.
mantıksal komut (Alm. , Fra. instruction logique, İng. logic instruction) VE, VEYA, D-YA gibi bir işlemi yürüten komut.
mantıksal toplam (Alm. , Fra. addition logique, İng. logical sum) Girdilerden herhangi birinin ya da ikisinin de bir olduğunda çıktının bir, her iki girdinin sıfır olduğunda çıktının sıfır olduğu toplam.
mantıksal tutanak (Alm. , Fra. enregistrement logique, İng. logical record) Fiziksel çevrelerinden bağımsız olarak derlenen öğeler topluluğu.
manyetik alan (Alm. Magnetfeld, Fra. champ magnétique, İng. magnetic field) Yüklü bir nesnenin devindirildiğinde hız ve yüküne orantılı bir kuvvetle karşılaştığı bölgenin durumu.
manyetik alan kuvveti (Alm. magnetiche Erregung, Fra. champ magnétique, İng. magnetic field strength) Potansiyeli toplam akı yoğunluğuna eşit olan vektörel büyüklük.
manyetik alan vektörü (Alm. magnetischer Feld Stärkevektor, Fra. vecteur champ magnétique, İng. magnetic field vector) Manyetik alanın herhangi bir noktasında manyetik irgitinin (doğuşturunun) ortamın irgitilliğine (doğuşturulluğuna) bölümü.
manyetik bant (Alm. Band, Fra. bandle, İng. tape; e.g., tape-controlled, tape deck, tape drive, tape dump, tape tag, tape reader, tape reel) Manyetik özellikli ve kayıt amacıyla kullanılan bant; örn. manyetik bant denetimli, manyetik bant kümesi, manyetik bant sürücüsü, manyetik bant dökümü, manyetik bant etiketi, manyetik bant okuyucu, manyetik bant sargısı.
manyetik büzme (Alm. , Fra. magnétostriction, İng. magnetostriction) Mıknatıslanmayla oluşan elastik biçim değiştirme.
manyetik devre (Alm. magnetischer Kreis, Fra. circuit magnétique, İng. magnetic circuit) Manyetik akının belirli bir bölgeye yöneltilmesine yarayan ortamların katışımı.
manyetik direni (Alm. magnetischer Widerstand, Reluktanz, Fra. réluctance, İng. reluctance) Manyetomotor kuvvetin ilişkin manyetik akıya olan oranı.
manyetik doyma (Alm. magnetische Sättigung, Fra. saturation magnétique, İng. magnetic saturation) Ferromanyetik ve ferrimanyetik maddedeki mıknatıslıkta, manyetik alan şiddetinin artırılmasıyla önemli artış meydana getirilmemesi durumu.
manyetik duygunluk (Alm. Suszeptibilität, Fra. susceptibilité magnétique, İng. magnetic susceptibility) Manyetik alan şiddetiyle çarpımı mıknatıslanmaya eşit olan sayıl veya tansorel (gerey) büyüklük.
manyetik iletkenlik (Alm. magnetische Leitwert, Permeanz, Fra. perméance, İng. permeance) Manyetik direninin tersi.
manyetik karışma (Alm. magnetische Interferenz, Fra. interférence magnétique, İng. magnetic interference) Elektrik akımları ve/ya da manyetik gereçler tarafından aletler üzerinde yaratılan istenmeyen ve rasgele etkiler.
manyetik kayıplar (Alm. magnetische Verluste, Fra. pertes magnétique, İng. magnetic losses) Manyetik maddede zamana bağlı olarak değişen manyetik alandan soğurulan ve ısı olarak yitirilen güç.
manyetik madde (Alm. magnetischer Werkstoff, Fra. substance magnétique, İng. magnetic substance) Manyetik bir alanla mıknatıslanabilen veya mıknatıslığı değiştirilebilen bir madde.
manyetik mürekkep (Alm. , Fra. encre magnétique, İng. magnetic ink) Manyetik parçacıklar içeren ve manyetikliğe duyarlı aygıtlar tarafından algılanabilen mürekkep.
manyetik odaklama (Alm. magnetische Fokussierung, Fra. concentration magnétique, İng. magnetic focussing) Bir elektron demetinin manyetik alan etkisiyle odaklanması.
manyetik ortam (Alm. , Fra. support magnétique, İng. magnetic medium) Teker bellek, disket, teyp gibi manyetik malzeme özelliklerini kullanan veri saklama ortamı.
manyetik siper (Alm. magnetischer Schirm, Fra. écran magnétique, İng. magnetic screen) Bir manyetik alanının belirlenmiş bir bölge içerisine nüfuzunu azaltmak için amaçlanmış olan ve ferromanyetik malzemeden yapılmış siper.
manyetik yol (Alm. , Fra. trace magnétique, İng. magnetic path) Manyetik akının izlediği ve çeşitli ortamlardan geçen kapalı yol.
manyetik yükselteç (Alm. Magnetverstärker, Fra. amplificateur magnétique, İng. magnetic amplifier) Bir manyetik çekirdeğin doyma özelliklerinin kullanıldığı yükselteç.
manyetooptik (Alm. magnetooptisch, Fra. magnéto-optique, İng. magneto-optic) Manyetik alan tarafından irgitilen optik etkileri niteleyen terim.
Markov süreci (Alm. Markov-Prozess, Fra. processus de Markov, İng. Markov process) Gelecekteki davranışın geçmişten bağımsız olup salt şimdiki duruma bağlı olduğu rasgele süreç.
Markov zincir modeli (Alm. , Fra. modèle de chaîne Markovienne, İng. Markov chain model) Modelin belirli bir durumda olma olasılığının, bir önceki duruma bağlı olduğu ayrık ve stokastik model.
makro (Alm. makro, Fra. macro, İng. macro; macrodefinition, macroinstruction, macroassembler) Örn. makrotanım, makrokomut, makroçevirici.
makro kütüphanesi (Alm. , Fra. bibliothèque de macro-instructions, İng. macro library) Makro üreteçleri tarafından kullanılabilecek makro derlemi.
makro üreteci (Alm. , Fra. programme macrogénérateur, İng. macrogenerator) Çoğunlukla bir derleyici ya da çeviricinin parçası olup makrokomutları dönüştüren altprogram.
makrokod (Alm. , Fra. macroinstruction, İng. macrocode) Bilgisayar komut öbeklerini tek bir kod sözcüğüne dönüştüren kodlama sistemi.
makrokomut (Alm. Makrobefehl, Fra. macro-instruction, İng. macroinstruction) Kaynak dilinde bir deyim olup aynı dildeki belirli bir komut dizisiyle değiştirilen komut.
makroöğe (Alm. , Fra. , İng. macroelement) Tek bir birim gibi işlem gören ve tek bir veri kimliği olan sıralı ya da özel bir veri grubu.
mandal (Alm. Fang, Fra. tampon, İng. latch, latching; e.g., latching circuit) Sayısal bir veriyi, değeri üzerinde herhangi bir işlem yapmadan geçici olarak saklamakta kullanılan devre, örn. mandal devre.
manevra (mekanik anahtar) (Alm. Betätgen, Fra. manoeuvre, İng. operation) Hareket eden kontağın bir konumdan bunun yanındaki konuma geçmesi.
manevra çevrimi (mekanik anahtar) (Alm. Schaltspiel, Fra. cycle de manoeuvres, İng. operating cycle) Bir mekanik anahtarın bir konumdan diğer konuma geçen ve varsa diğer bütün konumlardan geçerek yeniden ilk konuma dönen manevralar dizisi.
manevra sırası (Alm. Schaltfolge, Fra. séquence de manoeuvres, İng. operating sequence) Belli zaman aralıkları ile öngörülmüş olan manevra dizisi.
mantık çizeneği (Alm. Logikdiagramm, Fra. diagramme logique, logigramme, İng. logic diagram) Mantık öğelerini ve arabağlantılarını gösterir çizenek.
mantık işleci (Alm. Boolescher Operator, Fra. opérateur logique, İng. logical operator, Boolean operator ) Boole işleci, mantıksal işleç.
mantık işlemi (Alm. , Fra. opération logique, İng. logic operation) Boole mantığının kurallarına uyan işlem.
mantıksal (Alm. logisch, Fra. logique, İng. logical; e.g., logical connector, logical expression, logical language, logical product, logical design) Örn. mantıksal bağlaç, mantıksal deyim, mantıksal dil, mantıksal çarpım, mantıksal tasarım.
mantıksal bağlantı (Alm. , Fra. connexion logique, İng. logical connection) Bir paket ağına fiziksel bağlantı kurulduktan sonra ağdaki bir başka aygıtla iletişim kurmak üzere yapılan çağrı.
mantıksal dizge (Alm. logisches System, Fra. système logique, İng. logic system) Çıkış durumlarının giriş durumlarının bir işlevi olup, girdi ve çıktıların öğe sayısı sonlu olan bir kümeden değerler alabildiği dizge.
mantıksal fark (Alm. , Fra. différence logique, İng. logical difference) İki A ve B kümesi verildiğinde, A'nın B'den farklı, A'da olup da B'de olmayan öğelerin kümesi.
mantıksal karşılaştırma (Alm. , Fra. comparaison logique, İng. logical comparison) İki bit dizgisinin aynı olup olmadıklarını sınamak üzere karşılaştırılması.
mantıksal komut (Alm. , Fra. instruction logique, İng. logic instruction) VE, VEYA, D-YA gibi bir işlemi yürüten komut.
mantıksal toplam (Alm. , Fra. addition logique, İng. logical sum) Girdilerden herhangi birinin ya da ikisinin de bir olduğunda çıktının bir, her iki girdinin sıfır olduğunda çıktının sıfır olduğu toplam.
mantıksal tutanak (Alm. , Fra. enregistrement logique, İng. logical record) Fiziksel çevrelerinden bağımsız olarak derlenen öğeler topluluğu.
manyetik alan (Alm. Magnetfeld, Fra. champ magnétique, İng. magnetic field) Yüklü bir nesnenin devindirildiğinde hız ve yüküne orantılı bir kuvvetle karşılaştığı bölgenin durumu.
manyetik alan kuvveti (Alm. magnetiche Erregung, Fra. champ magnétique, İng. magnetic field strength) Potansiyeli toplam akı yoğunluğuna eşit olan vektörel büyüklük.
manyetik alan vektörü (Alm. magnetischer Feld Stärkevektor, Fra. vecteur champ magnétique, İng. magnetic field vector) Manyetik alanın herhangi bir noktasında manyetik irgitinin (doğuşturunun) ortamın irgitilliğine (doğuşturulluğuna) bölümü.
manyetik bant (Alm. Band, Fra. bandle, İng. tape; e.g., tape-controlled, tape deck, tape drive, tape dump, tape tag, tape reader, tape reel) Manyetik özellikli ve kayıt amacıyla kullanılan bant; örn. manyetik bant denetimli, manyetik bant kümesi, manyetik bant sürücüsü, manyetik bant dökümü, manyetik bant etiketi, manyetik bant okuyucu, manyetik bant sargısı.
manyetik büzme (Alm. , Fra. magnétostriction, İng. magnetostriction) Mıknatıslanmayla oluşan elastik biçim değiştirme.
manyetik devre (Alm. magnetischer Kreis, Fra. circuit magnétique, İng. magnetic circuit) Manyetik akının belirli bir bölgeye yöneltilmesine yarayan ortamların katışımı.
manyetik direni (Alm. magnetischer Widerstand, Reluktanz, Fra. réluctance, İng. reluctance) Manyetomotor kuvvetin ilişkin manyetik akıya olan oranı.
manyetik doyma (Alm. magnetische Sättigung, Fra. saturation magnétique, İng. magnetic saturation) Ferromanyetik ve ferrimanyetik maddedeki mıknatıslıkta, manyetik alan şiddetinin artırılmasıyla önemli artış meydana getirilmemesi durumu.
manyetik duygunluk (Alm. Suszeptibilität, Fra. susceptibilité magnétique, İng. magnetic susceptibility) Manyetik alan şiddetiyle çarpımı mıknatıslanmaya eşit olan sayıl veya tansorel (gerey) büyüklük.
manyetik iletkenlik (Alm. magnetische Leitwert, Permeanz, Fra. perméance, İng. permeance) Manyetik direninin tersi.
manyetik karışma (Alm. magnetische Interferenz, Fra. interférence magnétique, İng. magnetic interference) Elektrik akımları ve/ya da manyetik gereçler tarafından aletler üzerinde yaratılan istenmeyen ve rasgele etkiler.
manyetik kayıplar (Alm. magnetische Verluste, Fra. pertes magnétique, İng. magnetic losses) Manyetik maddede zamana bağlı olarak değişen manyetik alandan soğurulan ve ısı olarak yitirilen güç.
manyetik madde (Alm. magnetischer Werkstoff, Fra. substance magnétique, İng. magnetic substance) Manyetik bir alanla mıknatıslanabilen veya mıknatıslığı değiştirilebilen bir madde.
manyetik mürekkep (Alm. , Fra. encre magnétique, İng. magnetic ink) Manyetik parçacıklar içeren ve manyetikliğe duyarlı aygıtlar tarafından algılanabilen mürekkep.
manyetik odaklama (Alm. magnetische Fokussierung, Fra. concentration magnétique, İng. magnetic focussing) Bir elektron demetinin manyetik alan etkisiyle odaklanması.
manyetik ortam (Alm. , Fra. support magnétique, İng. magnetic medium) Teker bellek, disket, teyp gibi manyetik malzeme özelliklerini kullanan veri saklama ortamı.
manyetik siper (Alm. magnetischer Schirm, Fra. écran magnétique, İng. magnetic screen) Bir manyetik alanının belirlenmiş bir bölge içerisine nüfuzunu azaltmak için amaçlanmış olan ve ferromanyetik malzemeden yapılmış siper.
manyetik yol (Alm. , Fra. trace magnétique, İng. magnetic path) Manyetik akının izlediği ve çeşitli ortamlardan geçen kapalı yol.
manyetik yükselteç (Alm. Magnetverstärker, Fra. amplificateur magnétique, İng. magnetic amplifier) Bir manyetik çekirdeğin doyma özelliklerinin kullanıldığı yükselteç.
manyetooptik (Alm. magnetooptisch, Fra. magnéto-optique, İng. magneto-optic) Manyetik alan tarafından irgitilen optik etkileri niteleyen terim.
Markov süreci (Alm. Markov-Prozess, Fra. processus de Markov, İng. Markov process) Gelecekteki davranışın geçmişten bağımsız olup salt şimdiki duruma bağlı olduğu rasgele süreç.
Markov zincir modeli (Alm. , Fra. modèle de chaîne Markovienne, İng. Markov chain model) Modelin belirli bir durumda olma olasılığının, bir önceki duruma bağlı olduğu ayrık ve stokastik model.