​

ITV2’de 6 Ekim 2019 tarihinde Zomboat! isimli yeni bir komedi dizisi başladı. Adam Miller ve Will Hartley‘nin ortak yaratıcısı olduğu dizinin ilk sezonu 6 bölümden oluşacak. Camilla Campbell, Robert Wulff-Cochrane ve Matthew Mulot ise dizinin yapımcı koltuğunda oturan isimler. Miller’ın The Windsors’ta yönetmenlik, Campbell ve Cochrane’in aynı dizide yapımcılık, Mulot’un da Ghosts’ya yapımcılık yaptığını hesaba kattığınızda az çok dizimizin kafasını tahmin edebilirsiniz. Miller’ın ayrıca dizinin yönetmenliğini de üstlendiğini belirtmeden geçmeyelim.

Hulu’nun dizinin ortak yapımcısı olduğunu daha önce şurada belirtmiştik. Sezonun ITV2’de tamamlanmasının ardından bu yılın sonlarında tüm sezon Hulu’da da olacaktır.

Bir zombi kıyameti hikayesi sunan absürt komedi türündeki dizinin ilk bölümü 22 dakika uzunluğundaydı bu arada.



KONU

Son saatlerde İngiltere’nin Birmingham şehri zombi istilası altında. Her şey daha çok sıcak durumda ve hayatta kalanlar neyin ne olduğunu anlamaya çalışıyor. Ana karakterlerimizden Kat’in de belirttiği üzere elimizde The Walking Dead’deki gibi yürüyen zombiler var, 28 Weeks Later‘daki gibi değil. Yürüyüş hızları aynı diye her şeyleri aynı olacak diye bir şey yok elbette.


​

Jo ve Kat
Jo ve Kat, aynı zamanda ev arkadaşı da olan iki kız kardeş. Jo, aptal ve seksi sarışın kontenjanını dolduruyor. Kat ise Jo’ya kıyasla daha zeki, daha aklı başında biri. İzlediği film ve diziler, oynadığı bilgisayar oyunları derken zombi dünyası hakkında az buçuk fikir sahibi.

Jo, erkeklerle arası iyi olan, sosyal biri. Kat, bilgisayar oyunu oynamayı dış dünyaya tercih eden tiplerden. Bu sebeple içine girdikleri bu tarz bir evren Kat’in son derece ilgisini çekiyor. Hızlı düşünme becerisini kullanarak da ikisinin hayatta kalması için basit bir plan yapıyor Kat. Jo’nun eski sevgilisi Jude‘un (Callum Kerr) botunu alıp kanal boyu ilerleyecekler ve Londra açıklarındaki bir adaya ulaşacaklar. Zombiler yüzemediği için de orada güvende olacaklar.

Jo karakterine Absentia, Crazyhead, Downton Abbey gibi dizilerden aşina olduğumuz Cara Theobold hayat veriyor. Kat karakterini ise Leah Brotherhead canlandırıyor.



Amar ve Sunny
Amar ve Sunny, iki yakın arkadaşlar. Trenle Birmingham’dan ayrılmaya çalışıyorlar ama şehirdeki durumun ciddiyetinin farkında değiller henüz. Bir önceki gece bir arkadaşlarının bekarlığa veda partisine katılmışlar ve partiden kalma hafif bir gerginlik var aralarında.

Sunny, Hint asıllı bir İngiliz. Amar ise karın kaslarına takmış bir siyahi genç adam. Sunny, arkadaşı Amar’ın bu derece protein tozu meraklısı olmasından son derece rahatsız. Amar’da soğukkanlılık denen özellik hiç yok. Bu da böyle bir dünyada hayatta kalabilmek için çok önemli bir eksi.

Amar karakterine Temple, Bancroft ve Strangers gibi dizilerden anımsanabilecek Ryan McKen hayat veriyor. Sunny karakterini ise Hamza Jeetooa canlandırıyor.


​

İlk bölüm itibarıyla sevdim ben diziyi. Kızların kısımlarında epey eğlendim özellikle. Onların kısımlarda diyaloglar hiç fena yazılmamıştı, oyunculuklar da yeterli seviyelerdeydi. Erkeklerin kısımları için aynı şeyi söyleyemeyeceğim ama.

Dizinin bütçesinin çok da yüksek olmadığı kendini her açıdan belli ediyor. Özellikle sokaklarda dolaşan ölü veya yaşayan insan sayısı garip kaçan düzeyde düşük seviyelerde. Makyajlar için ise üstün körü diyebiliriz.

Beklentiyi düşük tutmak kaydıyla türü seven kişiler deneyebilirler diziyi. Aynı şekilde dizinin mutfağındaki isimlerin elinden çıkma The Windsors ve Ghosts gibi dizileri seven kişiler de şans verebilirler pekala.

İzlemeye niyeti olanlara iyi seyirler dilerim.




​