Şimdi bize katılın!

Kayıt olduktan ve giriş yaptıktan sonra, konular oluşturabilir, mevcut konulara cevap gönderebilirsiniz daha fazlası için forumumuza kayıt olmalısınız. Kayıt işlemi tamamen ücretsiz ve hızlıdır.

Şimdi kayıt ol!
  • Saygıyı yaşımdan büyük olana değil, başı başımdan ağır olana gösteririm. Karakterinizin haketmediği saygıyı yaşınızdan beklemeyin.

HİÇ

Ene elheful Mahbubi
Katılım
18 Mar 2024
Mesajlar
1,102
Tepkime puanı
158
Puanları
63
Konum
Araf
İlişki Durumunuz
Sizene
Burcunuz
Kova
Takım
Galatasaray
Cumhuriyet’in İlk Sabahı - İlber Ortaylı Şermin Yaşar


Annesi ona her zaman seni savaşın ortasında doğurdum derdi. Şerbetçi çocukta mermilerin arasında mı doğdum ben hep öyle sanırmış. Büyüyünce anlamış öyle olmadığını. Babası cephede savaştığı için annesiyle tek kalan Şerbetçi çocuk geçimini sağlamak için annesinin evde yaptığı reyhan şerbeti ve çöreği sokaklarda satıyormuş. Ankara da Hacı Bayram Veli Camisine yakın bir yerde yaşıyorlar. Hakkı adında yakın bir arkadaşı da macun satıyormuş. Hakkı babasının çok uzun boylu birisi olduğunu söylüyorlarmış. Bir gün eve giderlerken Hakkı’nın evinin orda kalabalık görmüşler. Hakkı’nın babası cepheden dönmüştü. Babasını görünce şok olmuştu. Yüzü zayıf, yanakları içine çökmüş belden aşağısı olmayan bir adamı karşısında görmüştü. Şerbetçi çocuk Hakkı’nın babasına kendi babasının görüp görmediğini sordu. O da cephede göz gözü görmez dedi. Okula gitmeyi sevmiyordu Şerbetçi çocuk. Pencereden dışarıya hep güğümüne bakarmış. Hocada onu dersten atsın diye hiç dinlemezmiş onu. Bir gün dersten atmış hocası. Şerbetçi çocukta bunu annesine söylemiş. Annesi onu tekrar okula götürüp babası şehit düştü ve onun okuması gerekiyor deyince orda öğrendi babasının şehit düştüğünü. Şerbetçi çocuk Mustafa Kemal Paşa’nın Ankara’ya gelip Ziraat Mektebi’ne yerleşeceğini burada Büyük Millet Meclisi’ni kuracağını duyunca her gün Mustafa Kemal’i görmek için oraya giderdi. Hep uzaktan görüyordu. Şerbetçi çocuk trenleri çok seviyordu. Trenlerin için de askerler için mühimmat bulunmaktaydı. Bir gün trenleri izlerken Emin adında bir çocukla tanışır. Babası Mehmet Akif Ersoy’du. Mustafa Kemal, babamı çağırdı şiir yazması için dedi çocuk. İstiklal Marşımızı yazacaktı. Şerbetçi çocuk Mustafa Kemal Paşa’nın şairleri sevdiğini kitapları sevdiğini hatta cephede bile kitap okuduğunu duyunca okula gitmeye, kitap okumaya başlamış. Okula gittiğinde yeni öğretmen gelmişti ve ona çok iyi davrandı. O da bir an önce Emin arkadaşından kitaplar alıp okumaya başladı. Şerbetçi çocuğun annesi de kimsesizler yurdunda çalışmaya başlamış. Ülkede ki her kadın gibi askerlere çarık, çadır dikiyorlardı. Şerbetçi çocuk Şerbet yerine artık gazete satıyordu. Haberleri de herkese söylüyordu. Cumhuriyet dün resmen ilan edildi. Ülke düşman işgalinden kurtuldu gibi. Şerbetçi çocuk bir gün okulca Meclise giderken bir şekilde Mustafa Kemal’in yanına gidip ona babamı gördünüz mü? Diye sordu. Cephedeki tüm babaları gördüm ben. Senin baban bundan sonra Cumhuriyet’tir çocuk dedi. Şerbetçi çocuğun annesi Çocuk Esirgeme Kurumu’nda çalışmaya devam etti. Şerbetçi çocukta Türkiye Cumhuriyeti’nin bir öğretmeni olarak tören alanında Mustafa Kemal Paşa’nın Onuncu Yıl Nutku ’nu okurken oradaydı. ”Atatürk Türkiye’si bozkırın ortasındaki bir ışıltıdır.”
 

Konuyu görüntüleyen kullanıcılar

Benzer konular Forum Tarih
Lâyezal Kitap Özetleri 0 117

Benzer konular

Geri
Üst